Öne Çıkanlar corona İhsaniye ANILDI Her şeyin çok daha güzel olacağına inanıyorum yol
banner13

Bakan Faruk Çelik Vefa iftarında konuştu!

AK Parti Artvin Milletvekili ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik eski Bakanı Faruk Çelik, dostlarıyla iftar sofrasında buluştu.

AK Parti Artvin Milletvekili ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik eski Bakanı Faruk Çelik, Kültürpark içinde bulunan Sadabad'ta iftar gecesi düzenledi.

Çelik, aralarında eski siyasetçiler ve gazeteci isimlerinde  yer aldığı iftar programında  dostane bir gecede sevdikleriyle bir araya geldi.  İftarın ardından Prof. Dr. Hamdi Döndüren'ün bilgi birikimiyle dini sohbet dinletisi yapıldı.

"ÜZERİMİZE DÜŞEN GÖREV NEYSE ONU YAPMAK ZORUNDAYIZ"

AK Parti Artvin Milletvekili ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik eski Bakanı Faruk Çelik konuşmasında vefanın ve tecrübenin önemine vurgu yaptı. Çelik, "Bu toplantı bir rahmet ayıyla ilgili bir toplantı. AK Parti'nin kuruluşundan beri bugün aktif görevi olmayan arkadaşlarla bir araya gelme gecesi. İl başkanını aradım ancak siyasette aktif olan arkadaşlar zaten başka iftarlarda sürekli olarak bulunuyor. Bu geleneksel bir hale de getirilebilir. Yeni nesillerin hayata ve dünyaya bakışlarını görüyoruz ama tecrübe dediğimiz hadise yaşanmışlarla bugünü getirdiğimiz zaman yol göstericiliği çok fazla. Onun için tecrübe ışığında yürümenin önemine vurgu yapmak istiyoruz. Vefanın işlediği bir yerde, çalıştığı bir yerde dağılmalar, dağınıklıklar yaşanmaz. Vefasızlık söz konusu ise dağılma ve çatırdamalar söz konusu olabilir. Onun için biz vefalı olma özelliğimizi kaybetmeme gibi bir sorumluluğu taşımak durumundayız. Kim ne yapmış? Kim ne yazmış? Ne ne konuşmuş? Hiçbiri  önemli değil. Biz bir yola inanmışsak inandığımız o yolda üzerimize düşen görev neyse onu yapmak durumundayız. Bunları yerine getirirken işin temeliyle tavanını hesap ederek yol atmamız gerekiyor." dedi.

"YENİ BİR SAVAŞIN HABERCİSİ"

Çelik, dünyada yaşanan savaşlara dair konuştu. Gazze ve Ukrayna'da yaşanan duruma değinen Çelik, "Ramazan her şeyi kuşatıyor. Böyle bir ay ama dünyada merhametten eser yok. Ramazan'da  Yemen'i vuruyorlar, Gazze'yi vuruyorlar. İftar sofralarını vuruyorlar. Kampları vuruyorlar. Yani her taraf huzursuzluk içerisinde. Ramazan zaten onlara vuramamış. Merhamet de uğramamış ve zulme devam ediyorlar. Amerika'da ikinci Trump dönemi başlarken dünyada bir ümit yeşermeye başladı. Adam hem propagandayı yaparken hem seçildikten sonra dedi ki savaşları bitireceğim dedi. Bu çok güzel bir kavram, güzel bir ifade. İnşallah savaşlar bitecek. Artık insanlık yaşamanın zevkine, yaşamanın tadına varacak. İnsanlar aş, iş peşinde olacak diye düşünüyorduk. Ama seçildikten sonra göreve başladıktan sonra ilk işinin çatışma olduğunu, savaş olduğunu, silah olduğunu hep beraber  gördük değerli arkadaşlar. Şimdi barış olsun, barış olmuyor. Çünkü bir önce yapılan anlaşmaların tamamı adaletsizlik üzerine kurulu anlaşmalar. Geçmişte barış yaptık diye söylenen anlaşmalar yeni savaşların aslında habercisiydi. Biz İstiklal Savaşı'nı niye yaptık? İstiklal Savaşı'nı yapmamızın, Kurtuluş Savaşı'nı yapmamızın sebebi Sevr Antlaşması'dır. Sevr Antlaşması yanlış yapılınca kendiliğinden yeni bir savaşa davetiye çıkarıyor. Birinci Dünya Savaşı'na bakın aynen altında yine bir yanlış bulursunuz. Sözde barış anlaşması yapmak, onun için dünya insanlığı barışa, dostluğa, merhamete bir türlü ulaşamıyor. Çünkü haksızlıklar üzerine  edilmiş bir düzen, bir sistem, bir barış anlayışı söz konusu. Mesela bugün diyorlar ki Filistin masada olmasın. Ukrayna masada olmasın ama barış olsun diyorlar. Barış anlaşması yapalım diyorlar. Darbeyi yiyen Filistinli, darbeyi yiyen Ukraynalı masada olmasın biz anlaşırız diyor biz imzalarız diyor. Bu ne demek? Yeni bir savaşın habercisi demek. Onun için bölgemizde sıkıntılar bir türlü bitmek bilmiyor. Böyle bir dünyanın bölgemizdeki uzantıları var. O uzantıları da dikkatle takip ettiğinizi düşünüyorum. Bu konularda hayalci, ütopik filan olmaya gerek yok. Hükümetimiz devlet, özellikle dış politikada çok ciddi bir takip ve çok  düzenli bir ilerleyiş var. Sükunet var, ağır başlık var. Diplomasinin her ayrıntısı değerlendirilerek  bölgedeki sorunlar takip ediliyor. Ama  düne göre Suriye mukayese edilmeyecek kadar iyi. bugün de her şey süt liman değil." dedi.

"HİÇ İSYAN ETMEDİK"

Türkiye'de yaşanan son gelişmeler hakkında konuşan Çelik, geçmişte yaşanan siyasi meseleleri hatırlattı. Çelik, "Dört milyon üyesi olan bir parti kapanıyor onun genel başkanı bağırmayın, çağırmayın, bu devlet bizim diyor. Çok şey yaşadık biz.  Gecelerin sabah olmadığı günleri anlatıyorum size. Yargı yanlış karar verebilir mi? Usülde yanlış yapabilir mi? Olabilir. Bu süreçleri yaşamışız bugünde bu süreçleri yaşıyoruz. Ama biz o zor günlerde ne cam kırdık, ne başka bir şey yaptık. Hiç isyankar bir davranışımız olmadı. Hukuka, milletimize inandık. Sabrettik şimdi 25 yıldır iktidardayız. Sorumluluk alan kişilerin süreçleri ciddi takip etmeli. Hakkın varsa hakkını meşru yollardan talep edeceksin. Biz bunları yaptık, sabrettik. Hukukun kararı neyse saygı duymak gerekiyor çünkü burası devlet, kabile değil." ifadelerine yer verdi.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner22

banner21