12-18 Aralık tarihleri arasında kutlanan "Tutum, Yatırım ve Türk Malları Haftası" nedeniyle yaptığı açıklamada Başkan Özer Matlı, pandemiyle birlikte gıda başta olmak üzere tüm alanlarda yerli malı kullanımının öneminin çok daha net bir şekilde anlaşıldığını vurguladı. Başkan Matlı, "Bu süreçte gördük ki birçok ülke korunma tedbiri olarak gıda ihracatına kısıtlama getirdi. Bu nedenle yerli ve milli üretim, kendi kendine yetebilir olma kavramları ön plana çıktı. Dolayısıyla ülkemizin çıkarlarını düşünerek, her zaman yerli üretimi teşvik edip yerli mallarını tercih etmeli, çocuklarımıza daha küçük yaşlardan itibaren tutumlu olmayı öğretmeliyiz. Dışa bağımlılığa son vermek, kendi kendine yetebilen bir ülke olmak için yerli malı kullanmak, yerli malı ürün satın almak gerek" diye konuştu.
Gıda konusunda bilinçli toplum
Gıda israfı ve kaybının önlenmesi ile gıda okuryazarlığının da mutlaka ülke gündemine alınması gerektiğinin altını çizen Başkan Özer Matlı, "Türkiye'de maalesef her yıl yaklaşık 19 milyon ton gıda bir şekilde üretimden tüketime kayba uğramaktadır. İsrafı önleyecek sürdürülebilir politikaları hayata geçirdiğimizde açlık sorununun önüne geçmiş olacağımız gibi ekonomimizde gıda kayıpları nedeniyle oluşan zararları da ortadan kaldırabiliriz. Bununla birlikte, ülkemizde 'gıda ve beslenme okuryazarlığı' kavramını da toplumun geneline yaydığımız takdirde gıda konusunda bilinçli bir toplum oluşturarak geleceğimize sahip çıkabiliriz. Gıda ve beslenme okuryazarlığının sağlık, sosyal, ekonomik ve çevresel yararları üzerinde ayrı ayrı durularak toplumsal bilinç oluşturulmaya yönelik etkili müdahale çalışmaları artırılmalı ve sürekliliği sağlanmalıdır" ifadelerini kullandı.