Öne Çıkanlar corona İhsaniye Revizyon BTSO Bursada teleferik ücretlerine zam
banner13

Esnaf ve Sanatkarlar Derneği Bursa Şubesi Basın Açıklaması

Sektörel sorunların değerlendirildiği toplantının bu haftaki konusu ‘Milli Mesele Tarım ve Gıda’
konusu oldu.

Program'da Bursa Şube Başkanımız Sn. İbrahim Özacar ve programın onur konuğu Dr. Fevzi Çakmak
‘Milli Meselemiz Tarım ve Gıda’ hakkında önemli açıklamalarda bulundu.

Programın açılış konuşmasını yapan şube başkanımız İbrahim Özacar " Tarım ülkemizin en önemli
milli mesellerinin başında gelmektedir. Aslında tarım bütün ülkelerin öncelikli meselesi ve milli
meselesidir, 2017 yılında Arap ülkeleri Katar'a ambargo uyguladı. Petrol zengini Katar, 1 litre süte
muhtaç oldu. Katar iklimi hayvancılık tarımına uygun olmamasına rağmen yetkililer özel ahırlar inşa
etti. Tasarladıkları özel uçaklarla süt inekleri ithal edildi. Yakın tarihte dünyayı tehdit eden pandemi
sürecinde bütün ülkelerin öncelikli işi tarım oldu. Cumhuriyetin ilk yıllarında Rusya başta olmak üzere
canlı hayvan ve tarım ürünleri ihraç ettiğimiz ülkelere, ay çiçek yağı, buğday vb. gıda ürünlerini ithal
ederek bazı TV yorumcuları ve hükümet yetkilileri müjdeli haber ve büyük bir başarı olarak
kamuoyuna duyurdular.

Geçtiğimiz günlerde Sn. Cumhurbaşkanı düşük enflasyon yüksek fiyatının sebebinin art niyetli
fırsatçılar olduğunu ve halkı fırsatçılara karşı boykot yapmaya çağırdı. Üretim ve tüketim dengesi
oluşmadan fiyat istikrarının olamayacağını en iyi yöneticiler bilir. Yaptırım gücü olmayan vatandaşa
fiyat istikrarı için çağrı yapılması manidar.

Vatandaşı boykot yapmaya çağıranlar boykotun hedefine ulaşması için elle tutulur önerileri olmalıdır.

Fiyat belirlemede en büyük paya sahip zorunlu girdilerden enerji ve akaryakıtta, nakliye girdilerinde,
vatandaşın boykot etme imkanı var mı?!

Vergi çeşitliliğin yoğun olduğu ülkemizde birçok AVM GROSS marketlere kolaylıklar sağlandığı
bilinmektedir. Küçük ve orta ölçekli esnafımız kimi nasıl boykot etsin.!

Geçtiğimiz yaz Kemalpaşa ilçemizde domates, tarlalarda kaldı. Bugün Çukurova'da narinceler
bahçelerde, dalında kaldı, ağaçlar kökünde sökülüyor. Çiftçi mağdur, tüketici mağdur, rekabet gücü
elinden alınan esnaf mağdur, kökü dışarda AVM, GROSS marketlerdeki fiyat farkı üç beş kuruşu
geçmiyor. Bu durumda tüketici vatandaşımız boykotu nasıl yapacak.!" Dedi.

1 KONU 1 KONUK PROGRAM KONUĞU
DR FEVZİ ÇAKMAK

Dr. Fevzi Çakmak "12 Eylül’den sonra tarımın önemi azaldı, tarımı destekleyen kurumlar azaltıldı,
Büyükşehir Yasası’yla kırsaldan şehre göç hızlandı köyler, köylü yok edildi.

Çiftçiye verilen destek azaltıldı. Çiftçiye verilen destek ‘-mış’ gibi oldu. Kazanmayan bir çiftçi yapısı
oluştu.

Girdi maliyetlerindeki artış. Hükümet'in ithalata dayalı politikası her yıl çiftçinin zarar etmesine zemin
hazırladı. Her yıl zarar eden çiftçi çocuklarını bu yapıdan kurtulmak için okula, içi kan ağlaya ağlaya
şehirlere sigortalı işçi olarak çalışmak için gönderdi ve tarımda çalışan kişi sayısı azaldı. Köylerdeki
nüfus yaş ortalaması 50-55 oldu. Var olan nüfusta kaybolunca var olan tarım toprağı tamamen artık
büyük holdinglerin şirketlerin eline geçecek. Ve bu sürecin sonucunda çiftçilerin çocuğu kendi
topraklarında işçi olarak çalışmak zorunda bırakılıyor.

Bu durum böyle gitmemeli, yoksa Tarlayı hasat edecek kimse kalmaz.
Tarıma gerçek manada destek verilmezse mevcut çiftçide artık toprağını bırakmak zorunda kalıyor.
Sanayinin gölgesinde olan araziler, tarımdan vazgeçen çiftçiler toprağını satıyor ve toprak bir meta
gibi satış alanına döndü.

Toprağımız neden ekilmiyor:
1-Çiftçimiz para kazanamıyor
2-Miras nedeniyle hisselere bölünmüş araziler
Bu noktadan sonra ne yapabiliriz. En önemlisi örgütlü bir yapı oluşturmak gerekiyor. Her alanın
örgütlü yapıları sendikal faaliyetleri odaları vs. leri var fakat çiftçimizin böyle yapılanmaları yok. Büyük
şirketlerin insafına bırakılmış durumdalar.
Pandemi döneminde AYÇİÇEK, BUĞDAY yolu gözledik. Her devlet kendini halkını doyurmakla mesul
olduğu için çiftçilerimiz bu süreçte kazandı. Fakat bu süreçten sonra devlet resmen sen üretme ben
dışarıdan daha ucuza alırım demeye başladı. Enflasyona göre mısır, buğday vs. enflasyonun altında
fiyat verildi. Her çiftçi kazabileceğini düşündüğü ürüne yöneldi fakat orada da üretim fazlası olduğu
için ürünler tarlada kaldı. Çiftçiyi bitirip ithalata yönelik bir politika mı izleniyor?

Temel gıda ürünlerinde hemen hemen hepsinde dışa bağımlı hale getirildik. İklim krizinden dolayı her
yıl bir önceki döneme göre daha ağır şartlarla karşılaşıyoruz. Bunun yansıması ise yok olmaya dönük
köylü nüfusu olacak. Köylüyü köyünde tutamazsanız, tarım yapamazsınız. Kent yaşamı gibi yaşam
kalitesini artırmak gerekiyor.
Köylünün sağlık, eğitim, ulaşım, sosyal alanların yapılması, sigortalı çalışabilecek bir ortam
oluşturulması gerekiyor ki köylü köyünü toprağını terk edip kentlere göç etmeyip köyünde kalabilsin.
Tarımın, toprağın bozulması aynı zamanda sağlığın bozulmasına sebep oluyor. Tohumun toprağa
atıldığı esnada hangi ürünün hangi tarım alanında olduğunu gösteren barkod sistemi geliştirip
denetleme yapılması gerekiyor. Bilinçli tarım için her yıl yüzlerce mezun verdiğimiz ziraat fakültesi
öğrencilerine de iş imkanı vererek bunu sağlayabiliriz. Bu hem tohumu hem suyu hem de ilacın nasıl
verimli kullanıldığını gösterecek.
Bilimle çiftçimizi buluşturmamız gerekiyor. Fazla verilen ilaç suyu toprağı gıdayı zehirliyor. Bunun için
çiftçiye ziraat mühendisleri, rehberlik etmeleri gerekiyor. Çiftçiyi yönlendirmek gerekiyor.
Verilen destekte eşit dağıtılıyor adil dağıtılmıyor. Kuru tarım alanıyla sulak arazilere eşit pay verilmesi
kuru tarım yapan çiftçiyi zor durumda bırakıyor.
Tarlada 1 lira markette 15 lira
Bir ürünün tarlada maliyeti 1 lira tarladan çıktıktan sonra fire, paketleme, boylama, nakliye, market
karı, işçilik, enerji payı derken tarlada olan 1 lira olan ürün markette 15 liraya çıkıyor. Hem çiftçimizin
kazanması hem de halkın daha ucuza ürünlere ulaşabilmesi için aradaki bu vasıtaların en asgariye
düşürülmesi gerekiyor." Dedi.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner22

banner21