BUYSAD Başkanı Coşkun Dönmez, yaptığı açıklamada hükümetin aldığı ekonomik önlemler paketiyle ilgili görüşlerini paylaştı. Korono salgınının önlenmesi için toplumsal bir mücadele yapıldığını, kişi, kuruluş ve kurumların da aldığı ekstra önlemlerle devlete destek olduğunu belirten Dönmez, salgının ekonomik boyutunun ise başlı başına bir sorun olduğunun altını çizdi. Salgın nedeniyle alınan önlemlerin yanı sıra psikolojik faktörlerin hemen hemen tüm sektörleri olumsuz etkilediğini söyleyen BUYSAD Başkanı Coşkun Dönmez, "Zor bir süreçten geçiyoruz. Bir taraftan hastalıkla mücadele, bir taraftan ekonomik kayıplar. Virüs salgını, içinde bulunduğumuz yiyecek ve içecek sektörüne de büyük darbe vurdu. Ancak, herkes şunu iyi bilmeli ki insan sağlığı her şeyin önünde gelir. İnsan varsa, yaşam var, dünya var, ekonomi var. Bizim birinci önceliğimiz, insan sağlığını, insan yaşamını güvence altına almak olmalı" dedi.
Hazır yemek&Catering sektörü de
mücbir sebep sektörlerden olmalı
Başkan Coşkun Dönmez, açıklamasında, salgınla mücadele edilirken ekonominin de ayakta kalmasının çok önemli olduğunun altını çizdi. Hükümetin açıkladığı 100 milyar liralık destek paketinde mücbir sebep sektörler arasında kafeteryalar ve fast-food işletmeleri olduğu halde, hazır yemek sektörünün yer almadığını söyleyen Coşkun Dönmez, “Mücbir sebep sektörler arasına hazır yemek&catering ve restoranlarında acilen dâhil edilmesi gerekiyor” dedi. Dönmez hükümet tarafından açıklanan destek paketini önemsediklerini de belirterek; muhtasar vergi, KDV tevkifatı, çalışanların SSK primlerinin Nisan, Mayıs ve Haziran ayı ödemelerinin ertelenmesinin işverene nefes aldıracağını söyledi. Korona virüsünün Türkiye’yi Mart ayı başında etkisi altına almaya başladığını hatırlatan Dönmez, şöyle konuştu:
“Keşke vergi ötelemesine Mart ayı da dâhil edilseydi. Çünkü ekonomik kayıplar bu ay başladı. Sıkıntı içindeki firmalar Mart ayı vergilerini, gelirleri düşmesine rağmen bu ay ödemek zorunda. Türkiye ekonomisinin büyük bir kısmını KOBİ’ler oluşturuyor. Zorlu süreçte bu işletmeleri bir şekilde ayakta tutmalıyız. Hem devletin hem özel sektörün fedakârlık etmesi gereken bir dönemden geçiyoruz. Virüsü yendiğimizde, ekonomiyi normal rayına oturmak için bu işletmelerin varlığını sürdürüyor olması Türkiye açısından hayati önem taşıyor.”