4 Şubat 2021 tarihinde yayımlanan Resmi Gazete'deki Cumhurbaşkanı Kararı ile vakfa 1 milyar 231 milyon 98 bin lira daha kaynak aktarılacağını ifade eden Karabıyık, "Bu karar ile 2016 yılında kurulan Türkiye Maarif Vakfı'na kuruluşundan bu yana toplamda 2 milyar 834 milyon 98 bin lira kaynak aktarılmış olacaktır. Türkiye Maarif Vakfına 2020 yılı sonuna kadar MEB bütçesinde toplam 1 milyar 603 milyon lira aktarıldığı unutulmamalıdır" dedi.
İnternet ya da tablet eksiği nedeniyle MEB 2 milyon öğrencimize ulaşamazken bu kadar büyük bir kaynağın bir vakfa aktarılması doğru değildir!
2020 yılı Mart ayından beri uzaktan eğitimde öğrencilerin ihtiyaçlarının karşılanması ve okulların yüzyüze eğitime hazırlanması için Milli Eğitim Bakanlığına ek kaynak verilmesi çağrısında bulunduklarını dile getiren CHP'li Karabıyık, "Geçtiğimiz Mart ayında Türkiye'de ilk vakanın görülmesi ve okulların uzaktan eğitime geçmesinin ardından, ülkeyi yöneten siyasal iktidar tarafından acil eylem planı yapılarak öncelikle MEB'e ek bütçe verilmeliydi. Salgının başlaması ile yeni sistemde ihtiyaç duyulacak derslik sayısı hesaplanmalı ve hemen bu dersliklerin inşasına başlanmalıydı. Okullara ihtiyaçları doğrultusunda İŞ-KUR'dan geçici değil; kadrolu temizlik, güvenlik ve sağlık personeli yeterli sayıda sağlanmalıydı. Uzaktan eğitime erişemeyen öğrencilerin MEB tarafından yaklaşık tespit edildiğini biliyoruz; ancak henüz interneti, televizyonu, bilgisayarı olmayan çok sayıda öğrencinin olduğu da bir gerçek. Bu konuda bir girişimde bulunulmalı, çocukların arasında zaten var olan makasın derinleşmesine, eşitsizliklerin artmasına neden olan bu eğitime erişim sorunu çözülmeliydi. Bu süreç içerisinde öngörüde bulunarak, tüm ihtiyaçların eksiksiz karşılanması gerekirdi. Ancak bu yapılmadı. Onun yerine Türkiye Maarif Vakfına 1 milyar 231 milyon 98 bin lira ek kaynak aktarılması kararı alındı, bu siyasi bir tercihtir" açıklamasında bulundu.
CHP'li Karabıyık, "Ülke genelinde uzaktan öğretim sürecinde internet ya da tablet eksiği nedeniyle MEB 2 milyon öğrencimize ulaşamazken ve yaklaşık 5 milyon öğrenci, uzaktan eğitime yeterli erişim sağlayıp etkin kullanamazken, bu kadar büyük bir kaynağın öncelik olarak Türkiye Maarif Vakfına aktarılması ne kadar doğrudur? Aktarılan kaynak ile 1 milyon 641 bin tablet alınabilmektedir. MEB salgın sürecinde bağışlarla birlikte çocuklarımıza sadece 500 bin tablet dağıtabilmiştir. Öncelikli olarak uzaktan öğretime katılamayan çocuklarımızın ihtiyaçları karşılanması gerekmektedir.
Bunun için doğru olan, Türkiye Maarif Vakfına bir kanyak aktarılacaksa bile, öncelikli olarak öğrencilerin ve öğretmenlerin tüm eksiklerinin karşılanması, 138.393 öğretmen açığına kadrolu öğretmen atanması ve derslik ihtiyaçlarının giderilmesi için MEB'e 2021 yılında yeterli bir bütçe verilmesiydi. Böylece, uzaktan eğitime erişemeyen öğrencilerin sorunlarını çözmek için, onlara tablet almak için bağış beklemek durumunda kalınmazdı. Zaten Milli Eğitim Bakanlığı ve Türkiye Maarif Vakfı'nın iki paralel Bakanlık gibi görünümü de doğru değildir. Doğru olan, yeterli bir kaynağın 2021 Bütçesinde Milli Eğitim Bakanlığı'na ayrılmış olmasıdır. MEB gerekli tüm harcamaları buradan yapabilmelidir.
Bir ülkede eğitim politikaları ne kadar siyasetten uzak, öğrenciyi merkezine alan, çağdaş ve eğitim çıtasını yükseltme hedefiyle yapılırsa, o ülkenin o kadar kalkınacağı unutulmamalı, atılan adımlar bu doğrultuda olmalıdır" sözleriyle açıklamasını tamamladı.