Kırsal kalkınmaya ağırlık vererek yerel tohum, doğal gübre, temiz toprak gibi konularda farkındalık yaratmak isteyen Nilüfer Belediyesi, geçtiğimiz yılı "Tarım Yılı" ilan etmişti.
Özellikle pandemi döneminde gıda güvenliğine daha fazla önem verilmesi gerektiğine dikkat çeken ve Dünya Sağlık Örgütü'nün yayınladığı gıda kaynaklı hastalıkların raporundan hareketle konuya dikkat çekmek isteyen Nilüfer Belediyesi, 2021'in "Gıda Yılı" olacağı açıkladı.
"İNSANLIK KÜRESEL BİR GIDA KRİZİ İLE KARŞI KARŞIYA"
Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem'in konuşmasında öne çıkan başlıklar şöyle:
"İçinde bulunduğumuz 21. yüzyılda insanlık için en büyük sorunu küresel kirlenmeye bağlı olarak ekosistemde meydana gelen tahribat, iklim değişikliği ve buna bağlı olarak gelişen olumsuzluklar oluşturuyor.
Sanayi Devrimi ile başlayan bu sürecin sonunda artık ne yazık ki havamız kirli, suyumuz kirli, toprağımız kirli. Dolayısıyla gıdamız da kirli. Büyük ölçüde topraktan beslenen insanlık için bu çok ciddi bir sorun. Pestisitler, hormonlar ve suni gübreler olmaksızın tarım yapabilmek, artık neredeyse olanaksız. Oysa bu durum, gıda güvenliği ve gıda kaynaklı hastalıkları gündeme getiriyor.
Dünya Sağlık Örgütü'nün yayınladığı, gıda kaynaklı hastalıkların küresel yüküne ilişkin rapora göre; kirlenmiş gıdaların neden olduğu hastalıklardan her yıl 420 bin kişi hayatını kaybediyor ve bu sayının 125 binini çocuklar oluşturuyor.
Öte yandan Birleşmiş Milletler'in yayınladığı 2019 Dünyada Gıda Güvenliği ve Beslenme Raporu'na göre 821 milyon kişi açlık tehdidi altında. Her yıl dünyada açlık nedeniyle ölen insan sayısı tüberküloz, AIDS ve sıtma nedeniyle ölen insanların toplamından daha fazla.
Özetle insanlık küresel bir gıda krizi ile karşı karşıya ve bugün tüm dünya bu krizle nasıl başa çıkacağını konuşuyor. Bilindiği gibi "Birleşmiş Milletler" de bu konuya dikkat çekmek için, 2021 yılını "Uluslararası Meyve ve Sebze Yılı" ilan etti.
Beslenme en temel insan hakkıdır. Yaşamak için muhtaç olduğumuz gıdanın üretimini, güvenliğini ve adil dağıtımını nasıl sağlarız sorusu, bugün artık her toplumun kafa yorması gereken bir sorudur.
işte tüm bu sorunlara duyarlılık gösteren Nilüfer Belediyesi, 2020 yılını tarıma adayarak toplumda bu konuda farkındalık yaratmaya yönelik çalışmalar yaptı.
Yıl boyunca; toplumun tüm kesimlerini tarımsal üretime yöneltmeye çabalayan, çocukların ve kent insanının tarımla tanışması için, toprağa küsen çiftçinin tekrar tarımsal üretime yönelmesi için ve sağlıklı gıdanın tüketiciye ulaşması için projeler hayata geçiren Nilüfer Belediyesi, aynı temelden hareketle 2021 yılını "Gıda Yılı" ilan ediyor."
Nilüfer'e hibe desteği
Gıda Yılı'nda yapılacak çalışmaların finansal kaynağını açıklayan Erdem, "Nilüfer Belediyesi "Gıda Yılı" boyunca hayata geçireceği projelerin finansmanı için Avrupa Birliği HORIZON 2020 programından hibe almaya hak kazandı. Nilüfer Belediyesi'nin ortakları arasında yer aldığı "Kentsel Gıda Sistemlerinin Yenilikçi Living Lab Uygulamalarına Dönüşümünün Güçlendirilmesi" (FUSILLI) projesinin, Avrupa Birliği HORIZON 2020 programı kapsamında hibe ile destekleneceği açıklandı.
Çok ortaklı bir proje Olan FUSILLl'ye Türkiye'den katılımı onaylanan tek belediye Nilüfer Belediyesi oldu. Sağlıklı, sürdürülebilir, güvenli, kapsayıcı, adil ve düşük maliyetli gıda sistemlerine geçiş sürecini sağlamayı amaçlayan proje kapsamında 378 bin Avroluk hibe desteği alacak olan Nilüfer Belediyesi, Gıda Yılı boyunca yapacağı işlerin finansmammn bir bölümünü buradan karşılayacak" dedi.
"Gıda Yılı"nda neler yapılacak?
Turgay Erdem, gıda yılında yapılacakları şöyle açıkladı: "Herkes için eşit, ulaşılabilir, sağlıklı gıda" için konunun bütün aktörleri Nilüfer Gıda Meclisi çatısı altında buluşturularak Nilüfer'in Gıda Politikası hazırlanacak. Ayrıca bu alandaki çalışmalara yön vermek üzere belediye bünyesinde bir gıda komisyonu oluşturulacak ve bir gıda tüzüğü hazırlanacak. Nilüfer Gıda Topluluğu kurulacak. Nilüfer Bostan Satış Noktaları yaygınlaştırılacak. Üretici Pazarlarının sayısı artırılacak.
Nilüfer'de yapılan toprak analizlerinin raporları 2021 yılında ilan edilecek ve çiftçiler buna göre verim alacakları ürünlere yönlendirilecek. Nilüfer'de Meyve Bahçeleri kurulması desteklenecek. Çiftçilere, ekolojik koşullarda üretim yapmaları şartı ile alım garantisi verilerek meyve bahçeleri oluşturulacak. Yerel tohumlarla üretim yapan, sentetik tarım kimyasalları kullanmayan, su tasarrufu yapan çiftçinin ürününe Mükemmellik Sertifikası verilecek. Konaklı kırsalında planlanan Ekoçiftlik projesi etaplar halinde hayata geçirilecek. Kent merkezinde balkon tarımını teşvik için geçen yıl başlatılan sebze fidesi dağıtım kampanyası bu yıl da tekrarlanacak. Küçük bahçe, balkon ve teraslarda yetiştirilmek üzere atalık tohumlardan yetiştirilmiş sebze fideleri Mayıs ayında dağıtılacak. İlgi uyandıran İhsaniye Mini Bostan uygulaması diğer mahallelere yayılacak ve buralardaki ekim, dikim, bakım ve hasat çalışmaları ilgili mahallenin muhtarlık ve mahalle komitelerine devredilecek.
Ayrıca mülkiyeti belediyeye ait dernek, muhtarlık, kültür ve sanat merkezi gibi binalarda ise Çatı Tarımı ve Balkon Bahçeciliği uygulamaları hayata geçirilecek.
Okullarda yemek festivalleri, doğada ekoloji kampları ve ürün yetiştirme deneyimi gibi çalışmalarla özellikle çocuklar sağlıklı gıda konusunda bilinçlendirilecek.
Gastronominin Nilüfer'de bir turizm değerine dönüşmesi yönünde çalışmalar yürütülecek. Nilüfer'deki yerel lezzet festivalleri bu bakış açısıyla yeniden kurgulanacak. Kenti gastronomi açısından çekici hale getirmek için bir tat haritası hazırlanacak. Kültür-sanat etkinlikleri kapsamında da gıda yılı temasına uygun etkinlikler organize edilecek. Gıda atıklarının azaltılması, israfın önlenmesi, sağlıklı beslenme menüleri oluşturulması konularında yıl boyunca eğitimler, atölyeler düzenlenecek. Hazır gıda tüketmek yerine yemek pişirmenin öğrenildiği, sağlıklı yiyeceklerin hazırlandığı maddi olarak erişilebilir topluluk mutfakları kurulması teşvik edilecek.
