Öğretmenlerin aşılanması Şubat ayından bugüne tamamlanamamışken, önce 1,5
milyon doz Biontech aşısının öğretmenlere uygulanacağı söylendi; Bakan Selçuk ise
Ramazan ayında 425 bin öğretmenimize daha randevu açıldığını “müjdeledi” ancak bu
sözün ne kadar tutulduğunu da bilmiyoruz” dedi.
Çekincelerimiz ne yazık ki doğru çıktı!
CHP’li vekil, “Bakan Ziya Selçuk aşılama süreci sayesinde yüz yüze eğitimde bir tehlike
olmadığını, okulların da aldıkları önlemler ile yüz yüze eğitime “zaten hazır” olduğunu
söylese de, gelinen noktada aşılama süreci öğretmenler için ilerlemedi; herkes için en
güvenli çatı olması gereken okullar salgın yayılımında büyük risk merkezi oldu.
Geçtiğimiz aylarda Milli Eğitim Bakanlığı’nın ısrarı sonucu okullarda yüz yüze yapılan
sınavlar nedeniyle öğrenci ve öğretmenler arasındaki koronavirüs vakaları artış
gösterdi. Aşılanmaksızın yüz yüze yapılan sınav ve dersler ile ilgili çekincelerimiz ne
yazık ki doğru çıktı” açıklamasında bulundu.
17 Mayıs’tan sonra okulların nasıl devam edeceği ile ilgili net bir açıklamanın henüz
yapılmadığını kaydeden Lale Karabıyık, “Öğretmen aşıları da bir bilinmezlik olarak
devam ediyor. Kaç öğretmenin aşılandığı, yüz yüze eğitime geçildiğinden bu yana kaç
öğretmen ve öğrencinin koronavirüse yakalandığı soruları yuvarlak cevaplar ile
geçiştirilmeye devam ediyor. Yüz yüze eğitimin başladığı dönemde öğretmenler e-nabız
sisteminde hala 'öncelikli grupta değilsiniz' uyarısını görüyordu. Öğretmenler
aşılanmadan yüzyüze eğitim ve sınavlarla riske atıldı.
Bu dönemde koronavirüse yakalanan öğretmenler, “Önlemler ciddiyetsiz. Salgında
yalnız bırakıldık, düzenli test ve aşı istiyoruz” çığlıklarını Bakanlığa duyurmaya
çalışırken, salgında eğitime hiç ara vermeyen, dezenfektan, maske, ateş ölçer gibi
salgınla mücadele için hayati olan tıbbi malzemeler üreten Meslek Liselerinin
öğretmenlerine henüz aşı tanımlanmış değil.
Ayrıca, ortaokul, lise, Rehberlik Araştırma Merkezi ve Bilim Sanat Merkezi öğretmenleri
aşılama grubu içinde bulunmuyor. 8. ve 12. sınıf öğretmenleri eğitim-öğretim döneminin
başından itibaren sınav grubu olduğu için yüz yüze eğitim yaptı. Sadece son
kısıtlamada yüz yüze eğitime ara verdiler. Muhtemelen haftaya tekrar yüz yüze eğitime
başlayacaklar; ancak onlar için de aşılama başlamadı.
Halk Eğitim Merkezleri de salgın döneminde açık olmasına rağmen oradaki öğretmenler
de aşı listesinde bulunmuyor. Aşılamanın henüz başlamadığı okullarda öğretmenler
dışındaki eğitim emekçilerinin aşı takviminde adı dahi geçmedi” sözleriyle, okulların
yeniden açılmasına birkaç gün kala hala yüzbinlerce öğretmene aşı tanımlanmadığını
gündeme getirdi.
En güvenli çatı olan okullarımız salgının yayılım aracına dönüşmemelidir!
Yüz yüze eğitimin başlasa da koronavirüs korkusu nedeniyle çoğu velinin çocuklarını
okula göndermediğine dikkat çeken Karabıyık, “Velilerin bu kaygısı, okullara numunelik
dağıtılmış dezenfektanları tükendiği için azalan dezenfektan şişelerini sulandırarak idare
etmeye çalıştıklarını söyleyen kimi kurum yöneticilerinin açıklamaları ile haklı çıktı.
Öğretmenlerin aşılaması bir türlü ilerleme kaydetmezken, yüzyüze eğitimin devam ettiği
dönemde koronavirüs nedeniyle neredeyse her gün bir öğretmenin hayatını kaybettiğini,
binlerce öğretmen ve öğrencinin ise pozitif ya da temaslı olduğu haberlerini aldık.
Okulların yeniden açılmasına sayılı gün kalmışken okullarda hayati önemi olan
tedbirlerin vakit kaybetmeden tamamlanması, öğretmenlerin de iki doz aşıları
tamamlanmadan riske atılmaması gerekmektedir. Tüm eğitim emekçileri vakit
kaybetmeden aşılanmalı, en güvenli çatı olan okullarımız salgının yayılım aracına
dönüşmemelidir” sözleriyle açıklamasını tamamladı.