Trump’ın seçilmesi, seçilir seçilmez “savaşları durduracağım” çıkışı. Bu sözlere dünya ekonomilerinin olumlu refleks göstermesi, kısa vadede çöle yağan yağmur niteliğindeydi. Peki Trump bunu yapabilir mi? Öncelikle Trump diğer ABD başkanlarından her yönüyle çok farklıydı. Bir önceki başkanlığı cumhuriyetçilerin büyük bir başarısıydı. Ama Trump eskisi gibi cumhuriyetçilere hizmet etmeyip, küreselci gibi davranmaya başlaması beni haklı çıkarıyordu. İleride safını tekrar değiştirir mi bilemem. Trump'ın tekrar seçilmesi, imkansız gibi bir şeydi. Ben Trump seçilir seçilmez söylediklerinden yola çıkarak yazımı yazmadım. Kurduğu kabine ve yeni eylem ve refleksleriyle hareket ettim. Bunun için biraz bekledim. Tabi ki yanılmamışım. Savaşlar planlar tüm hızıyla devam edecek. Hatta eskisinden daha hararetli.
Gelin dünya gündeminden başlayalım, konuyu ABD ve Türkiye’de sonuçlandıralım. Avrupa Birliği ne kadar Rusya ile barışıp, ekonomik enerji belirsizliğine son vermek istese de, şu an ABD’nin baskısından dolayı bu mümkün olmuyordu. ABD ve İsrail planlarının işlemesi için Rusya'nın bambaşka işlerle enerjisini boşa harcaması sağlanıyordu. Suriye de çok etkili olan Rusya, Ukrayna bataklığından çıkamıyordu. Buda İsrail’in ilerlemesini kolaylaştırıyordu. Putin dün nükleer silah kullanma doktrinini onayladı. Putin “kazanmayacaksam kimse kazanmayacak” formatında hareket ediyor. Çin ise şuan küresel sermayenin yurdu olduğu için olaya fazla müdahale etmiyordu. Ama dolar yerine altın topluyordu. ABD’nin bir kağıtla Çin’e milyar dolar borç yapıp, gemilerle tonlarca ürün alması, Çinin dolar yerine altın istemesiyle son buldu. Her kez yeni kazanımlar ve yeni oluşacak oluşumda var olmaya çalışıyor.
Peki biz ne yapıyoruz? Ve bu gelişmelerin neresindeyiz? Öncelikle Türkiye gelecek büyük bir savaşın olabileceğini sezip, savunma sanayisini millileştirip, çeşitli yeni envanterler ekledi. Hava gücünün ekonomik ve en etkili unsur olduğunu sezip buna ağırlık verdi. Nitekim bunun meyvelerini hem saha da hemde satışlar yaparak yemeye başladı. Ama iki yumuşak karnımız vardı. Biri para diğeri ise iç kargaşaya müsait olma özelliğimiz di. Bunu bizden iyi bilen akıl sürekli bu noktaları kaşıdı. Bunları iç olayları anlatmak için değil dışarıdan yediğimiz operasyonları daha iyi analiz edin diye yazıyorum. Şuan Ortadoğu’da ve Akdeniz’de ve Afrika da ve Balkanlar da vs varsak bundan dolayıdır. Hem ABD ve küresel para firavunlarının oyununu bozup, oluşan küresel boşlukta Türk birliği gibi büyük bir oluşum kurmak çok kolay şeyler değildir. Size dediğim gibi ellerindeki en büyük koz dolarla gelecekler. British onların fazlasıyla canını yaktı. Ankara’da aynı gün operasyon yapıp bize msj verdiler. Gerekirse sizin en mahreminiz den bile size operasyon çekme kabiliyetimiz var dediler. Bunu en büyük örneklerini İran yaşadı. Uyanık olalım küresel savaş daha yeni başlıyor. Dünya taşmadan durulmayacak.
Selam ve dua ile...
Not. Keşke bir araç tan önce yerli küresel boyutta içecek ,deterjan, kozmetik, cep telefonu ve gıda ürünlerine ağırlık verseydik.
Boykotta gördük mutfak onların elinde. Bakkallardan onların malını çekince raflar boşalıyor. Buda bizi dolar operasyonu yememize neden oluyor.