Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi evinde ziyaret etmesi, kulisleri hareketlendirdi.
Akıllara gelen ilk soru ise Erdoğan'ın görüşmeyi neden Devlet Bahçeli’nin evinde yapmayı tercih etmesiydi.
Bu görüşmede özellikle erken seçim konusu başta olmak üzere bir çok konunun değerlendirildiği bilgisi haber olarak oldukça önem arz ediyordu.
Gerçi bu görüşmede erken seçim konusun yanı sıra ülke gündemini meşgul eden birbirinden önemli konuların da gündeme gelmiş olabileceği söyleniyordu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Mhp Genel Başkanı Bahçeli'nin gerçekleştirdiği görüşme 1 saat 15 dakika sürdü.
Bu uzun süren görüşme sonrası taraflardan resmi bir açıklama gelmemesine rağmen, görüşmenin içeriğine ilişkin bir takım iddialar ortaya atıldı.
İşte bu kritik görüşmede konuşulduğu iddia edilen konular şunlar:
-Erken seçim,
-Kabine değişikliği,
-Seçim sistemi değişikliği,
-Mhp seçimlere Ak Parti ile girerek vekil sayısının artırılması,
-HDP'nin kapatılması ve AİHM'nin Demirtaş kararı,
-Pandemi ile mücadele...
Konuşulduğu iddia edilen bu konular içerisinde en önemli olanı şüphesiz erken seçim konusu..
Özellikle ana muhalefet partisi başta olmak üzere diğer muhalefet partileri de erken seçimin ivedilikle olması gerektiğini vurguluyor. Bu partiler aynı zamanda ülkenin bir çıkmaza girdiğini ve kötü yönetildiğini iddia ediyor.
Bu düzlemde bakıldığında akıllara daha önceki yıllarda Mhp Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin yaptığı erken seçim çağrısına Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın olumlu cevap vererek milleti sandığa götürmesi geliyor.
Bu durumu Cumhurbaşkanlığı seçiminde yaşamıştık. Hatırlayacağımız üzere 2018 yılında seçimlere daha 18 ay varken Devlet Bahçeli’nin yaptığı erken seçim çağrısına Erdoğan onay vermişti. Bu onay sonrası 24 Haziran 2018’de Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimi yapılmıştı.
Bu seçimlerde de yine Cumhur İittifakı başarılı olarak yüzde 52,59 almış, ve Cumhuriyet tarihinde ilk kez Cumhurbaşkanı'nı halk seçmişti. Recep Tayyip Erdoğan da halk tarafından seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı olmuştu.
Şimdi yine bu olaylar kapsamında ‘Bir erken seçim olur mu?’ sorusu akıllara geliyor.
Gerçi o seçimler de de Mhp kendi başına erken seçim kararı alarak ülkeyi seçimlere sokmuştu.
Bakalım buna benzer bir olayın tekerrür ederek yeniden yaşanıp yaşanmayacağını hep birlikte göreceğiz.
Gerçi Cumhur İttifakı’nı ele aldığımızda özellikle oy potansiyeli olarak 2018 yılındaki dönem ile şuan içinde bulunduğumuz dönem arasında büyük fark olduğunu belirtmemiz gerekiyor.
Malum AK Parti’den kopan 2 siyasetçi olan Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan'ın yeni parti kurmaları ve bazı Ak Partili küskünlerin bu yeni partilere destek vermesi, olası seçimlerde Cumhur İtiifakı’nı çok ciddi sıkıntıya sokacaktır.
Şayet Cumhur İttifakı’nda yeni partilerle birleşmeler olmazsa veya bu ittifak seçim sistemini değiştirmezse (%50+1) geçen dönemdeki oy oranını alması mümkün görünmüyor.
Özellikle bu pandemi sırasında ekonomik gelişmeler ve piyasaların durumu hiç iyi değilken iktidarın oy oranını koruması söz konusu değil.
Çiftçi,emekli ve memurlar enfelasyon karşısında ezildiklerini ve çok zor şartlarda hayatlarını sürdüklerini söylemektedir.
Yine emeklilikte yaşa takılanların yanı sıra 3600 Ek Gösterge’nin yapılmama durumunu da göz önüne alırsak bazı vatandaşların hükümete tepkili olduğu gerçeğini göz ardı edemeyiz.
İşte tüm bu olaylar karşısında şayet yine Bahçeli ve Erdoğan erken seçim kararı alırsa bundan önceki seçimlerdeki gibi bir başarı söz konusu olamaz.
Zaten yine anketlere bakılırsa da Ak Parti’nin ve Mhp'nin oylarında yaşanan düşüşün aşikar olduğu ortadadır. Özellikle Ak Parti’nin oylarının yüzde 35'in altına düşmesi, olası erken seçimde iktidar partisini çok büyük sıkıtıya sokacaktır.
Ayrıca Mhp oylarında da yüzde 2-3 puanlık bir düşüş olduğunun gözlerden kaçmadığını belirtelim.
Bakalım rahmetli Demirel'in dediği gibi ''Siyaset bu, 24 saat bile uzundur.' sözü ışığında neler olacak hep beraber izlemeye ve takip etmeye devam edeceğiz.
'Hayır! Kim sözünde durur, günah ve haksızlıktan sakınırsa, şüphesiz ki Allah takvâ sahiplerini sever. (Ali İmran 76.Ayet)