Bursa'da uzun yıllardır Nezir Asaroğlu denen müptezelin ne karakterde olduğunu ve kirli işlerini yazmaya devam ediyoruz.
Öncelikle bizlere bu karanlık kişiyle ilgili bilgi ve belgeler gönderen tüm okurlarımıza çok teşekkür ediyoruz.
Bursa medyasının karanlık yüzü olan bu müflis Asaroğlu'nun bazı siyasetçiler ,iş adamları ve bürokratlara yaptığı entikalar ,tehditler ve şantajlar ile iddiaları da gündeme getirmiştik.
Hatta hatırlayanlar bilir, bu müptezel Nezir Asaroğlu denen şahıs bana da yaptığı tehdit ve hakaretten dolayı 28 Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 3 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.
Yine aldığı bu ceza ile 2017 yılında ve 2018 yılında da buna benzer şuçlar işlediği için dosyaları yakan Nezir Asaroğlu’nun yakın zamanda cezaevine girebileceği söyleniyor.
Bana yaptığı tehdit ve hakaretten ceza alan bu müflis bu cezaya itiraz edildiği için Bursa Bölge İstanaf Mahkemesi’ne gönderildi.
Zaten sabıkası bulanan bu şahsın bizim yazdığımız yazılardan sonra tehdit ve şantaj yaptığı bazı iş adamları ondan şikayetçi olmak için Bursa Adliyesi’ne gittiler.
Bu şikayetler sonrasında da yeni açılan tehdit ve şantaj davalarından sonra Nezir Asaroğlu'nu zor günlerin beklediğini söyleyebiliriz.
İşte Bursa medyasında Fetö liderini ABD’de ziyarete giden tek kişi olan Nezir Asaroğlu'ya verilen siyasi destek de akıllarda soru işareti bırakıyor.
İştebu soru işaretlerinin en başında üniversiteden arkadaşı olan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş olmak üzere Ak Parti Bursa eski İl Başkanı Ayhan Salman’ın da ona destek verdiğini ve onu ziyaret ederek arka çıktığını bilmeyen yok.
Hatta bazı kamu kurumları, özel kurumlar ve belediyeler olmak üzere ona alenen veya gizli destek veren kuruluşlar olduğunu da söyleyelim.
Özellikle yine bu müptezele alelen destek veren Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş'ın Nezir Asaroğlu'na ait İznik’te bulunan 16 dönüm tarım arazisini imara açarak destek verdiğini kamuoyunda haber olarak biz gündeme getirmiştik.
Bu haber ulusal gazetelerde ve haber sitelerinde de gündeme gelmişti.
Bu haber sonrası panik olan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş canlı yayında Meclis toplantısında ulusal gündeme gelen bu haberle ilgili Nezir Asaroğlu'nu tanımadığı ve bir bardak çay bile içmediği açıklamasını yapmıştı.
Ama gelin görün ki belgeler ve fotoğraflar hiç de öyle göstermiyordu.
Zaten o dönemde gündeme getirdiğimiz Nezir Asaroğlun İznik’teki 16 dönüm arazisine güya sözde organik susuz tarım yapacağı hikayesi ile kendi yerini imara açtırmıştı.
Ama asıl mevzu bu yere 16 tane villa yapmak istemesiydi.
Bununla ilgili İznik Belediyesi’ne verdiği projelerde bunu bizatihi görmüş olduk.
Zaten Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi’nden tarım arazisine 1/5000 imar izni çıksavda İznik Belediyesi Meclisi 1/1000 plan değişikliğini onaylanmazsa yapmak istediği projesi havada kalacaktı.
Bizim yaptığımız haberler sonrası hemen soluğu İznik Belediyesin’de alan Nezir Asaroğlu plan değişikliğinin geçmesi için harekete geçer ve bir an önce kendi dosyalarını öne çekerek gündeme getirir.
Ama orada da bir darbe daha yiyen Asaroğlu kendi yeri ilgili kurum görüşleri olmadığı için yine dosyası ertelenmek durumunda kalır.
Bundan sonra 16 dönümlük yerine villa hayaliyle yanıp tutuşan Asaroğlu kurum görüşleri dosyası bittikten sonra yine dosyasının İznik Belediyesi Meclisi’ne girmesi için çalışır ve dosyayı meclise sokar.
Bu sefer de bir başka büyük bir sorunla karşı karşıya gelir!
İznik Belediye Meclisi’nde Nezir Asaroğlu adına kayıtlı 16 dönüm tarım arazisinin imara açılması ile ilgili plan değişikliği meclis üyelerinin 8 hayır oyuna karşın 7 evet oyuyla ret cevabı alınır.
Özellikle bu şerh kararında Mhp'nin de kişiye özel imarın çıkmaması için red vermesi ve mevcut İznik Belediye Başkanı Mehmet Kağan Usta'nın da meclis toplatısına katılmadığı bir zamanda bu kararın alındığını iletelim.
Yani Asaroğlu imar iznini almadan yapmak istediği doğal susuz tarım işlerini çok rahat bundan sonra yapabilir.
Milleti saf yerine koymanın bir anlamı yok.
Madem imar izni olmadan bu işler yapılıyor neden tarım arazisine imar almak için yıllardır uğraşıyorsun?
Arık villarını rüyanda görürüsün!
Malum bizim de gündeme getirdiğimiz İznik'te kaçak villa ve iş yerleri almış başını gidiyor.
Yıkılmayan onlarca yer var...
İznik Gölü ve İznik'in malesef doğası kirletilirken böyle bir imar şayet açılsaydı emsal noktasında sıkıntı olacaktı.
Bu anlamda İznik Belediyesi’nin tüm meclis üyelerini bu almış oldukları kararlardan dolayı tebrik ederim.
Gelelim bu Fetö sevici Nezir Asaroğlu'nun kirli işlerine...
İşte biz bu şahsiyetin ne karakterde adam olduğunu Bursa kamuoyuna anlattıktan sonra Olay Medya da bu konuyu gündeme getirip sonrasında da bazı iş adamları bu müflisten şikayetci olarak Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayet etmişler.
İşte bu kapsamda Olay Gazetesi sür manşetinde Ahmet Emin Yılmaz'ın köşe yazısıyla 'Yargı El Koydu' diyerek Nirezir Asaroğlunu hedef alan bir yazı kaleme almıştı.
İşte o yazıdan bazı bölümleri sizlere aktarıyorum...
''Ne var ki...
Geldiğimiz noktada Bursa adına endişe verici bir durum oluştu. Açıkça söylemek gerekirse, geçmişi karanlık olan birtakım türediler bu koca kenti siyasetinden iş dünyasına esir alabileceklerini düşündüler.
Şantajla ve tehditle koca bir kenti yıldırmaya kalktılar.''
Nitekim...
15 Haziran günü bu sütunlarda "Vay vay vay... Kimler kimlerle beraber neler yapmışlar neler?" başlığıyla, bir dönem TMSF tarafından atandığı için yolu Olay'dan geçen Nezir Asaroğlu'nun karanlık ilişkileri ve yaptıklarının bir bölümüne ışık tutmaya çalıştık.
Böylece...
Düne kadar kendini FETÖ'ye adayan, "laf söyletmem, hakaret ettirmem" diyecek kadar da savunuculuğunu yapan, ilişkileri deşifre olduktan sonra da FETÖ avcılığına soyunan Asaroğlu'nun atanmış olduğu dönemde Olay'da yaptıklarını yıllar sonra herkes öğrendi.
Sonrasında...
Aynı şahsın sahibi olduğu Şehir gazetesini silah gibi kullanıp, siyasetçisinden iş dünyasına Bursa'ya şantajları tek tek ortaya çıkmaya başladı. Baskı, tehdit ve yıldırma yayınlarıyla elde ettikleri de ortaya saçıldı.
İŞ İNSANLARI ŞİKAYETÇİ OLDU!
İş insanı Hulusi Karakuş'un kendisine yayın yoluyla şantaj yapıldığı şikayetiyle Cumhuriyet Savcılığı'na yaptığı başvuruyla yeni bir sayfa açıldı.
Cumhuriyet Savcılığı da, yaptığı soruşturmadan sonra hazırladığı suç dosyasıyla Bursa 8. Asliye Ceza Mahkemesi'nde davayı açtı.
Mahkemenin kabul ettiği iddianamede, Nezir Asaroğlu hakkında 3 yıla kadar ağır hapis ve 5000 güne kadar adli para cezası isteniyor.
İddianame...
Açılan ilk dava olması bakımından önemli. Çünkü, başka şikayetlere dayalı olarak da farklı soruşturmaların sürdüğü haberleri geliyor.
İşte bu müptezelin kirli işleri sadece bunlarla bitse iyi; daha neler var ama bizim bildiklermiz bunlar.
Malum Bursa medyasına çöreklenerek iş tutan bu müflis, yılladır kankileri olan Kenan Kibar, Ercan Akyıldız ve sonrasında yanlarına katılan Özlem Yağmur Buğdağ ve Nejla Semra Teke ile güya Bursa siyasetine ayar vermeye çalıştılar.
Bu işlerin finansını da bu müpzetel Nezir Asaroğlu'nun üniversiteden arkadaşı Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş olduğunu söyleme gerek yok herhalde.
Zaten bu kişilerin köşe yazılarınıza bakarsanız Başkan Alinur Aktaş'ın avukatı gibi her şeye maydonoz olup açıklama yapmak durumunda kalırlar.
Bir tane sert eleştiri yazılarınız bulamazsınız bu arkadaşların.
Ne de olsa paranın bir yüzü sıcak...
Gerçi bu ekibin yanlarına medya camiasından başka besleme arkadaşlar da çerez olarak girseler de asıl parayı bunların götürdüğün söylemek lazım.
Ha unutmadan benim arkamdan da yaşadığım kumpas sonrası ileri geri yazan çizen herkese ilerleyen zamanlarda gerekli cevapları verceğimi de belirtmek isterim.
Bizler inandığımız değerler üzerine yaşarız.
Yoksa güçlünün yanında herkes olur.
Önemli olam Mağdur ve Mazlumun yanında olmaktır!
Yaptığı sözüm ona yayıncılıkla ve gazete adını verdiği müsvedde kağıdıyla Bursa'nın korkulu rüyası olan, belediyelere, şahıslara, şirketlere, sivil toplum örgütlerine yaka silktiren FETÖ'nün medya imamı Nezir Asaroğlu'nun kırdığı yeni cevizler ortalığa saçıldı.
Her fırsatta sosyal medya hesabından insanlara güya ahlak dersi veren, kendi harici herkesin eksik ve hatalı olduğunu düşünecek kadar şizoid bir bakış açısına sahip olan Asaroğlu'nun kendi ailesini dahi nasıl parçaladığı dava dosyalarına düştü.
DEFALARCA İHANET!
Beni bilir bilir aile ve özel hayata saygısı olan birisiyimdir ama zamanında benim ailemi gündeme getirip haber yapanlardan sonra kimse bana ahlak dersi vermesin.
Herkes kendisine baksın!
İddialara göre eşi tarafından Aile Mahkemesi'ne yapılan boşanma başvurusunda, Asaroğlu'na yönelttiği suçlamalar ve açıklamalar, kadına şiddetin bir kez daha gözler önüne serilmesine neden oldu.
Asaroğlu'nun eşi, ilk olarak 2000 yılında olmak üzere defalarca Nezir'in kendisini aldattığını açıklayarak, Nezir'in belli dönemlerde ailesinin maddi-manevi hiçbir ihtiyacını karşılamadığını da kayıtlara geçirdi. 2007 yılında Olay Medya Grubu'na TMSF'nin el koyması sonucu yöneticilik şansı elde eden, Olay'ın kaynaklarını FETÖ'cülere peşkeş çektiği belgelerle ortaya çıkan Nezir Asaroğlu'nun orada da gönül maceralarına devam ettiği görüldü. Olay'da görev aldığı dönemde de eşine ihanet eden Nezir'in, kurumda çalışan bir kadınla beraber olmak için Yalova'ya gittiği, bu durumu daha sonra eşine itiraf etmek zorunda kaldığı da dilekçede yer aldı.
30 YAŞ KÜÇÜK SEVGİLİDEN TACİZ
Yine iddialara göre o günlerinde eşine karşı bu ihaneti sonrasında sözde 'nedamet' getirerek af dileyen Nezir Asaroğlu'nun 4 çocuğuna rağmen bu ahlaksız tutumunu devam ettirdiği de gözler önüne serildi. Bu kez hali hazırda sahibi olduğu 'Şehir' isimli gazete benzeri yayında görev alan S. isimli kadınla eşini aldatan Nezir, bu kez telefonundaki mesajlardan dolayı yakayı ele verdi. Yaşanan bu olay sonrası S., işten çıkarılırken, Nezir'in söz konusu kadınla kaçamaklarına devam ettiğinin bizzat mağdure tarafından görüldüğü kayıtlara geçti. Öyle ki, 2017'de yine aynı kadınla Kurşunlu'da eşine yakalanan Nezir, tekrar eşinden af dileyerek bir şans daha elde etse de S. isimli kadının Nezir'in eşine taciz boyutuna varan mesajlar ve mailler gönderdiği de dava dosyasında yer aldı. Nezir'in eşini aldattığı S.'nin kendisinden 30 yaş küçük olduğu, S.'nin banka hesabına düzenli olarak para gönderdiği de dilekçede kendine yer buldu.
PSİKOLOJİK ŞİDDET
Yine iddiaya göre 26 yıllık evliliklerinin 18 yılında ihanet ve geçimsizlikle karşı karşıya geldiğini ancak 4 çocukları ve aile birliğinin bozulmaması adına boşanmaktan defalarca vazgeçtiğini anlatan Nezir'in eşinin, dava dosyasında kendine yöneltilen şiddetle ilgili anlattığı bölüm ise, yaşanan acziyetin ve kifayetsizliğin en net örneklerinden biri oldu: "Evlilik sürecinde müvekkilimin bebeğine hamile olduğu dönemde dahi kendisini kötü hissettiği ve bu nedenle yemek yapamadığı bir günde Nezir Asaroğlu eve gelmiş ve yemek yapılmadığını görünce müvekkilimin başından aşağıya çiğ et dökmüştür. Müvekkilimin evlenmeden önceki en önemli eş kriteri aynı dini değerlere sahip olan, namaz kılan dürüst, saygılı bir eş istemiştir. Asaroğlu, kendisini bu kriterlere uygunmuş gibi gösterse de sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı gibi, namaz kılma v.s. gibi alışkanlıklarının da olmadığını görmüştür..."
EŞİ SAYESİNDE AYAKTA DURMUŞ
Yaşanan tüm bu psikolojik şiddetin ve sonu gelmez ihanetlerin sebebiyle Nezir'e 'anlaşmalı boşanmayı' öneren kadına "Boşanırsan beş parasız kalırsın, üzerimdeki her şeyi satar kaçarım" şeklinde tehditler savuran Nezir'in, çalkantılı ticari hayatı boyunca eşinin destekleriyle ayakta durmaya çalıştığı da dilekçede yer aldı. Bugünlerde FETÖ yöntemleri olan tehdit, baskı ve şantaj sayesinde hatırı sayılır bir servet sahibi olan Nezir'in, 'gazete patronu' olmadan önceki işsiz dönemlerinde de eşinin sayesinde geçimini sağladığı ortaya çıktı. Yaşanan tüm bu olaylar sonrasında geri dönülmez noktaya gelinirken, Nezir'in eşinin toplamda aylık 20 bin TL nafaka ile 700 bin TL'lik tazminat talep ettiği de dosyada yer aldı.
Yıllarca, 'Ele verir talkını' mantığı ile insanlara türlü hakaretler eden Nezir'in söz konusu dilekçe sayesinde ne denli nefsinin kölesi olduğu bir kez daha ortaya çıktı. Sözde muhafazakar yaşantısı ile AK Parti ve seçmenine mavi boncuk dağıtan, bu sayede servetine servet katan FETÖ'nün medya imamının kirli maskesi de düşmüş oldu.
Aile kurumunun kutsallığına zarar vermekten çekinmeyen, 26 yıllık eşi ve 4 çocuğunun annesine türlü psikolojik şiddet uygulayan ve defalarca ihanet eden Nezir'in utanmadan herkese ahlak dersi vermeye kalkmasını şu günlerde ibretle izliyoruz.
Pislikleri paçalarından akan, her türlü insani duyguyu istismar etmekten zerre çekinmeyen, tüm hayatını 'takiyye' ile geçiren, kendisi ile aynı meşrepten olan zevat ile koca Bursa'ya hükümdar olmaya çalışan bu zatın yaptıklarını da kamuoyunun takdirine bırakıyoruz...’’
Şimdi bu iddia edilen konularla ilgili hala Nezir Asaroğlunun açıklama yapmadığını aktarmak isterim.
Şayet bu iddialar asılsızca açıklama yapmasını ve kamuoyunu bilgilendirrmesini bekliyoruz.
Yoksa ki Nezir Asaroğlu kafasını kuma gömerek bu işlerden sıyrılacağını zannetmesin?
Bizler bu konunun takipçisi olmaya devam edeceğiz.
Eee Nezier Efendi hadi bakalım başkalarına iftiralar atıyordun şimdi bu konularla ilgili sana yazılanlarla ilgili bir şeyler yaz biz de görelim bakalım.
Yoksa sana da mı biriler iftira attı?
Yoksa yazılan yazıların hepsi doğru mu?
Cevap hakkı sözde dava adamı olan Nezir Asaroğlu’nda!
Bizler beklemeye devam edeceğiz…
Şimdilik bizlerden bu kadar .