Avrupa Rüzgar Enerjisi Birliği (WindEurope) tarafından rüzgar enerjisinin ilk 6 aylık raporu yayınlandı. Koronavirüs gölgesinde geçen ilk 6 ayda Avrupa’da 3,9 GW’si karada ve 1,2 GW’si açık denizde olmak üzere 5,1 GW rüzgar enerjisi kurulumunun devreye alındığı belirtildi. Rüzgar enerjisi kara kurulumunda ilk 10’a giren Türkiye’nin pandemi sürecinde 232 MW kapasite kurulum gerçekleştirdiğini aktaran Ülke Enerji Genel Müdürü Ali Aydın, özellikle rüzgar türbini bileşenlerinin üretimi ve montajı ile thalatı ve birçok diğer sorunun ilk 6 aylık süreçte Türkiye rüzgar enerjisinin hızını kesse de ileriye yönelik alınacak eylemlerle bu açığın kapatılabileceğine dikkat çekiyor.
Türkiye, İlk 6 Ayda 232 MW Kurulum Gerçekleştirdi!
Koronavirüs ile birlikte birçok sektörde gerilemeler yaşanırken rüzgar enerjisi sektörü direnç göstererek ilerlemeye çalışıyor. Öyle ki, Avrupa ülkeleri elektrik ihtiyacının %17’sini bu 6 aylık süreçte rüzgardan sağlarken, Türkiye’de devreye aldığı 232 MW’lik kurulum ile rüzgar enerjisine yatırımlarına devam ediyor. Birçok problem ve sorunun şiddetli bir şekilde rüzgar enerjisi sektöründe yaşandığına dikkat çeken Ali Aydın, hedeflerin gerisinde olunsa da istenilen seviyelere ulaşmanın rüzgar enerjisi sektörünün tüm paydaşlarıyla birlikte olabileceğinin altını çiziyor. Tüm dünyada geçerliliğini ve gerekliliğini defalarca kanıtlayan, en ucuz ve etkili enerji kaynağı olan rüzgara Türkiye’de sahip çıkılması gerektiğini belirten Aydın, TÜREB tarafından yapılan destek çağrılarına yönelik atılacak adımların rüzgar enerjisini koruyarak ileriye götüreceğine inandığını ifade ediyor.
COVID-19 Rüzgar Türbinin Tedarik Zincirini Etkiledi
Devam eden COVID-19 salgını nedeniyle, rüzgar endüstrisi tedarik zinciri ilk yarıyılda, özellikle rüzgar türbini bileşenlerinin üretimi, montajı ve alt bileşenlerinin Asya'dan ithalatı konusunda büyük aksamalar yaşadı. Avrupa fabrikalarının, özellikle de en çok etkilenen İtalya ve İspanya'dakilerinin geçici kapanmalar yaşadığına dikkat çeken Ali Aydın, böylesine etkilerin olduğu bir ortamda üretiminden kurulumuna, işletmesinden bakım ve onarım servislerine kadar güçlü diren gösteren rüzgar enerjisi sektörünün ileriye doğru yol kat etmesinin gelecek adına önemli olduğunu belirtiyor. Ayrıca bu kadar zorluğa rağmen Avrupa’da rüzgar enerjisi santrallerine yönelik 14 milyar euroyu aşan finansman desteğine de dikkat çeken Aydın, rüzgarın enerjisi için finansman desteğinin ülkeler tarafından sağlanmasının hem ekonomi, hem iklim hem de gelecek adına en önemli avantajlardan biri olduğunu, Türkiye’nin de rüzgarına sahip çıkarak kurulum kapasitesini artırma, tedarik zincirindeki aksaklıklara çeşitli çözümler getirmesinin gerektiğini ifade ediyor.