Uzmanlar, siber zorbalığa maruz kalan gençlerin kendilerini değersiz ve yetersiz hissettiğini vurguluyor. Siber zorbalıkla mücadelede ailelere önemli görevler düştüğünü belirten uzmanlar, çocuğun sosyal medya kullanımı konusunda bilgilendirilmesini ve takip edilmesini tavsiye ediyor.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Aziz Görkem Çetin, ergenlik döneminde özellikle sosyal medyada yaşanan akran zorbalığına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Ergenlik döneminin çocukluktan yetişkinliğe geçiş dönemi olduğunu kaydeden Aziz Görkem Çetin, “Belki de başka bir açıdan bakarsak çocukluğumuza veda ettiğimiz ve gerçeklerle yüzleşmeye başladığımız dönemdir. Ergenlik teorik açıdan açıklarsak kızlarda 11-13 yaşlarında, erkeklerde 12-14 yaşlarında başlamaktadır. Bu dönemde kişi, kendinin bir birey olduğunu, her şeyi en iyi kendisinin bildiğini düşünerek aileye mesafeli olabiliyor. Arkadaşlarına daha çok yaklaşıyor” dedi.
Siber zorbalığa karşı dikkatli olunmalı
Bu dönemde özellikle akran zorbalığının yaşanabileceğini belirten Aziz Görkem Çetin, özellikle sanal ortamda yaşanabilecek olaylara dikkat çekerek şunları söyledi:
“Ergenlik döneminde arkadaşların ve grupların yıkıcı etkileri olabiliyor. Ergenlik sürecinde farklılık ve belirsizlik yoğun kaygı yaratmakta ve gençler birbirlerine oldukça acımasız davranabilmektedir. Bir davranışın zorbalık sayılabilmesi için yapılan eylemin kasıtlı olması ve güç dengesizliği olması gerekmektedir. Gündelik yaşantımızda teknolojik aletler ile birçok uygulamalar sayesinde iletişim sağlıyoruz.
Zorbalıkların yoğun olarak yapıldığı yerlerden biri de internet platformlarıdır. Bazı uygulamalar ise gençlerin arasındaki iletişimi sağlamaktadır. Özellikle ergenlik dönemindeki bireyler sosyal medyayı çok sık kullanmaktadır. Siber zorbalığın geleneksel zorbalıktan şu şekilde ayırabiliriz; anonim olması, kişinin internete erişebildiği her yerde olması, fiziksel etkileşimin olmaması ve güç dengesizliğine gerek olmaması, davranışları denetleyecek kimsenin olmaması ve yakalanma riskinin olmamasıdır. “
Özgüvene ilişkin sorunlar ortaya çıkıyor
Yapılan araştırmalarda siber zorbalığın bireyler üzerinde olumsuz sonuçlara sebebiyet verdiğinin anlaşıldığın belirten Aziz Görkem Çetin, “Siber zorbalığa maruz kalan kişilerde özgüvene dair ciddi sorunların yaşandığı, çekingen ve depresif bir ruh haline yol açtığını söyleyebiliriz. Siber zorbalık yapan bireyler genellikle sosyal hayatta güçsüz olduklarını düşündükleri kişileri hedef almaktadır. Bu nedenle zorbalığa maruz kalan bireyler kendilerini değersiz ve yetersiz hissetmektedir. Siber zorbalığa maruz bireyler, diyete başlama, okula gitmeme, içine kapanma, özgüven eksikliği gibi problemler yaşayabiliyor” dedi.
Duygularını anlatmasına izin verilmeli
Çocuk ya da ergenlerin zorbalığa uğradıklarından bahsetmeyebilieceklerine dikkat çeken Aziz Görkem Çetin, “Okula gitmekle ilgili tedirginlik, iştahta azalma, kâbus görme, ağlama gibi belirtiler olabilir. Zorbalık uğrayan bireye durumu normalize edecek ifadeler kullanmaktan kaçınılmalıdır. Nelerin yaşandığını dinleyin ve açık uçlu sorularla diyaloğu başlatın. Benzer sorunlar yaşadığında güvendiği kişilere duygularını anlatabilmesi konusunda teşvik edin. Duygularını anladığınızı ve ona yardım edeceğinizi hissettirin. Ayrıca sanal zorbalık konusunda çocuğunuzu ve kendinizi eğiterek internetin kullanımı konusunda kontrol sağlayın” tavsiyesinde bulundu.
Doğru yaklaşım için bu tavsiyelere kulak verin
Ergenlik döneminde çeşitli sorunlar yaşayan bireylere doğru yaklaşımın önemli olduğunu belirten Aziz Görkem Çetin, şu önerilerde bulundu:
- Ergenlik dönemindeki bireyler ailelerden uzaklaşma, arkadaşları ile yakınlaşma ihtiyacı hissederler. Ebeveynlerin bu sürecin geçici olduğunu anlaması ve çocuklarına saygı göstermeleri gerekmektedir.
- Ebeveynlerin çocukların ilişkilerine müdahale ederek, görüşmesine engel olması uygun değildir. Çünkü bu dönemde birey çatışmaya oldukça açıktır. O nedenle çocuklarınızın seçimine saygı duyulmalıdır.
- Çocuklarınızın yaşadıkları sorunları sizinle paylaşabilmesi için sizden korkmaması gerekmektedir. İlişkilerdeki sınır koyulmasını, korku ile karıştırmamalıyız ve çocuğumuza her hususta destek olacağımızı göstermeliyiz.
- Çocuğunuz ilişkisini sizinle paylaşmak istemiyorsa bu süreci anlayışla karşılayın ve ona anlatması için baskı kurmayın.
- Çocuğunuza saygılı davranın ki kurduğu ilişkilerde saygıyı kıstas olarak düşünebilsin.
- Çocuğunuza güvendiğinizi hissettirin, kuşkucu bir tutum izlemeyin.
- Çocuğunuzun cinsel eğitimi doğru kaynaklardan almasını sağlayın.
- Çocuğunuzun ilişkilere dair duygularını küçümsemeyin, yoğun olduğunu düşünüyorsanız psikolojik destek alın.
Bu belirtiler akran zorbalığına işaret edebilir
Akran zorbalığının bazı belirtilerle anlaşılabileceğini belirten Aziz Görkem Çetin, bunları şöyle sıraladı:
- Yaşanılan durumun etkisi olarak süreçte çıkan mutsuzluk
- Özgüvende azalma
- Sosyal ilişkilerde bozulma
- Okula gitmede isteksizlik
- Ders notlarında düşme
- Aynı davranışa maruz kalacağına dair kaygılar
Sosyal medya kullanımında ailelerin olası tehlikelere karşı çocuğu bilgilendirmelerinin önemine işaret eden Aziz Görkem Çetin, “Aileler çocuklarını sosyal medya kullanıma dair bilgilendirmeliler. Profil paylaşımlarından haberdar olmalarında fayda var. Ancak ebeveynler, bireyin sosyal medyasını gizlice kontrol etmek ve saygı göstermeden kısıtlayıcı müdahalede bulunmak gibi davranışlardan kaçınmalıdır” dedi.
Sosyal medya kullanımında bunlara dikkat!
Uzman Klinik Psikolog Aziz Görkem Çetin, sosyal medya kullanımında dikkat edilmesi gereken konuları da şöyle sıraladı:
- Paylaşım yaparken sonradan pişman olmayacağı şekilde paylaşımlar yapmasını hatırlatın.
- Güvenlik ayarlarını doğru kullanmasını sağlayın.
- Tanımadığı kişileri sosyal medyada eklememesi ve arkadaş olmaması konusunda uyarın.
- Sosyal medya kullanımına dair kurallar listesi yapın.
- Süre ve kullanım şekline dair sınırlamalar getirin.